Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 105. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında,
Çanakkale Zaferi‘ni 105. yıl dönümünde milletçe idrak etmenin kıvanç ve haklı gururunu yaşamaktayız. Çanakkale Zaferi, milletimizin göğsündeki iman, fikrindeki hür yaşama tutkusu, benliğindeki istiklal ateşidir. Dönmeyi hiç düşünmediler. Bu vatanı evlatlarına bırakabilmek için canlarını gözlerini bile kırpmadan verdiler. Milletimizin onuruyla yazdığı bu destansı zaferin temelinde güçlü bir inanç, büyük bir vatan aşkı, olduğunu belirtti.
Tarihin en büyük ve en çetin savaşlarından birinin yaşandığı Çanakkale’de hem karada hem denizde verilen mücadelelerde iki taraf 500 binden fazla zayiat oldu. Osmanlı ordusunun 105 yıl önce dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermeyerek ‘Çanakkale Geçilmez Destanı’nı yazdırdığı tarih, büyük imkansızlıklara rağmen milletin bağımsızlığını, onurunu ve vatanını korumak uğruna yapabilecekleri fedakarlıkları gözler önüne seren şanlı bir destandır. Canpolat, “Hepsinden önemlisi Çanakkale Zaferi, vatanı, dini, hürriyeti ve istikbali söz konusu olduğunda Türk Milleti’nin neleri göze alabileceğini, neleri başarabileceğini tüm dünyaya göstermiştir ülkemiz ve geleceğimiz üzerine plan kuranlar için hiçbir zaman unutmamaları gereken bir derstir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Çanakkale’yi geçmeye çalışanlar, bugün farklı yöntemlerle Türkiye’yi ele geçirme gayesi güdüyor. Bunun son örneğini 15 Temmuz’da yaşadık. 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında yaşananların, bir asır önce Çanakkale’yi işgalcilere mezar eden mücadeleci ruhun tıpkı 105 yıl önce Çanakkale’de olduğu gibi, 15 Temmuz gecesi de milletimizin azim, inanç ve kararlılığı karşısında çaresiz kalmıştır. Millet,15 Temmuz’da vatanını koruma, demokrasiye ve bağımsızlığına sahip çıkma konusundaki kararlılığını tüm dünyaya ilan etmiştir.
Eğer bugün dua edebiliyorsak, şehitlerinin arkasından Fatiha’lar okuyabiliyorsak, bugün ezan minarelerden özgürce okunabiliyorsa, biliniz ki şehitlerimizin ruhları şad olmuştur, bugün hür ve bağımsız şekilde varlığımızı idame ettiriyorsak, biliniz ki hiçbir şehidimizin kanı boşa akmamıştır. Şükran borcumuzu bu vatana, bu bayrağa, milletimize ve milletimizin değerlerine sımsıkı sahip çıkarak ödüyoruz ve ödemeye devam edeceğiz, onları asla unutmayacağız. Bizler de tarihiyle övünen, kahramanlarıyla gurur duyan nesiller olarak şehitlerimizin emanetine kararlılıkla sahip çıkacak, birlik ve beraberlik içerisinde hedeflerimize hep birlikte yürümeye devam edeceğiz.
“18 Mart 1915, Türk tarihinde bir askeri ve siyasi başarı olmaktan öte inanç, azim ve yiğitlikle örülmüş bir destanın yaradılış tarihidir. Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun”