2015 Yılında Osmanlı Ocakları ile ilgili gerekli araştırma yapılmadan alel acele Davutoğlu imzasıyla hem Başbakanlık bünyesinde, hemde Ak parti bünyesinde yayımlanan Genelgenin içi doldurulamadı, Osmanlı Ocakları kapanmadı.
Konu ile alakalı açıklama yapan Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat; “hak etmediğimiz bir tutum ve davranıştı. Seçimlerde bizler onların teşkilatlarından daha fazla çalıştık. Bu genelge, bütçesiz, bu davaya gönül vermiş, Erdoğan’ı aslında Türkiye’yi sevenlere karşı yapılmış rezil bir hareketti. O günlerde bu genelgeye bir anlam verememiştik. Sayın Binali Yıldırım teşkilatlarımızın bazılarının açılışlarımızı yaparken o dönem Başbakan olan Davutoğlu’nun hakkımızda genelge çıkararak neyi hedefe aldığını kestirememiştik .
OSMANLI OCAKLARINI KAPATMAYA ÇALIŞTILAR !
15 temmuz darbe girişiminden hemen önce, Zaman gazetesi ve Samanyolu TV önüne siyah çelenk bırakıp basın açıklaması yapan Osmanlı Ocaklarından canı yanan fetö, Ocak hakkında çeşitli iftiralar başlatmıştı. Fetö’nün iftiralarını gerekçe gösteren Davutoğlu, Ak parti ve Başbakanlığa bağlı tüm kurum ve kuruluşlara genelge göndererek “Ocağımızı” itibarsız hale getirip sonuç itibarıyla kapatmaya çalışmıştı.
DERNEĞİ KAPATMAK İÇİN MÜFETTİŞ GÖNDERDİLER!
Osmanlı Medeniyetini ve diğer çalışmalar ve faaliyetimizde Erdoğan’ı, yani Türkiye’yi savunduğu için Davutoğlu tarafından hedefe konulduklarını söyleyen Canpolat gelişmeleri şöyle aktardı.
“Genelge çıkarıldıktan sonra Genel Merkeze müfettişler gönderildi. Müfettişlerin denetlemeden ziyade derneği kapatmaya geldiklerini fakat hiçbir yanlış ve eksik bulamadıkları halde kendilerince bazı usul ve eksikliklerden dolayı hiç hakketmediğimiz yüklü miktarda para cezaları keserek bizleri zor durumda bırakmışlardır. Erdoğan’ı desteklemenin bedeli ve sonucu ölüm dahi olsa bu duruş ve inancımızdan asla vazgeçmedik ve bu olaylardan sonra yaşanan 15 temmuz darbe girişiminde üzerimize düşen vazifemizi o gece Külliye ve Ak parti önünde ölümüne yerine getirdik.
O genelgenin fetö’nün bir oyunu olduğunu o günlerde her kese ifade edip, Bize inanan dava kardeşlerimle biz Erdoğan’ın yani Türkiye’nin yanında yolumuza devam ettik.
Lakin çok geçmeden Davutoğlu Başbakanlıktan ve Genel Başkanlıktan uzaklaşmasına da şaşırmadık.
Konunun üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen o genelgenin sıkıntılarını çekiyoruz. Birileri fetö ile değil bizimle mücadele ediyor.
Zaman bizi haklı çıkardı zira ;
Konuyla ilgili Doğu Perinçek’in Bu günkü yazısında “Davutoğlu’nun başbakanlık’tan uzaklaştırıldığı zaman,
, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yarı resmî organı Foreign Policy, “Amerika loses its man in Ankara” diye yazdı. Türkçesi: Amerika Ankara’daki adamını kaybediyor. Amerika’nın “Ankara’daki adamını kaybetmesi”, en çok CHP’yi kaygılandırdı. İkide bir “Davutoğlu’nu niçin başbakanlıktan attınız” diye ABD adına hesap soruyor.” Araştırmasıyla bizim haklılığımızı adeta kanıtlamıştır.
Ve… Buna ne cevap verecekler merak ediyorum”
FETÖ İLE MÜCADELE VARSA,, BİR ÖZÜR VE BU YENİ BİR GENELGE ÇIKARILMASI GEREKİR!
Osmanlı Ocakları 17 ve 25 Aralıktan hemen sonra o dönemde Başbakan Erdoğan’a destek için, Ak partili yöneticilerin engellemelerine rağmen, 200 bin fetih süreleri okutarak tarafını belli etmiştir.Bunu kimse bilmiyor ama en önemlisi büyük mücadelenin, fetö ile mücadelenin ilk meşale ateşini yakmıştır.
Bu mücadele yer yer aktif olmasına rağmen zaman gazetesi önünde, bir stk nın intiharı anlamına gelen bir tutum ile samanyolu tv önünde yapılan açıklamalarla devam etmiştir.
Osmanlı Ocakları, 15 temmuz gecesi ölümüne Ak parti ve külliye önünde olduğu gibi yurt genelinde teşkilatlarıyla sokaklarda ellerinde bayraklarla milli iradeye sahip çıkmıştır. Bunların devam etmesi ve fetö ile mücadelemizin genişletilmesi için Davutoğlunun çıkardığı hakaret içerikli genelgeye karşı modern yaşam ve demokratik bir yaşam için bir özür ve bir sulh etmiş yeni bir genelge beklemekteyiz.
Davutoğlu döneminde çıkarılan genelgenin iptal edilmesi bizim için yeterli değildir.
Bakınız 16 Nisan referandumunda Ocağımız özellikle Doğu ve Güneydoğuda sadece bir günde üç ayrı ilde “evet” çalışmaları yaparak bölgeden gelen oylarla evet yönünde oyların çıkmasına katkı sağlamıştır. Osmanlı Ocakları hiç bir yıkıcı veya kışkırtıcı faaliyetlerde bulunmadığı gibi hoşgörü ve kardeşliği ilke ediniş Alevi, Sünni, Kürt, Türk ayrımcılıklarını bitirmek maksadıyla üye aidatı toparlamadan ve bağış dahi kabul etmeden gönüllü hizmet veren bir kurumdur.
Tüm bunların ve sayamadığımız kamu alanına yararlı faaliyetlerimizin devam etmesi ve Hükümete desteğimizin sürdürülmesi için, Ak partiden bir özür ve yeni bir genelge beklemekteyiz.
Biz üzerimize düşen görevlerimizi sonuna kadar belki eksiklerimizle de olsa yaptık. Artık yetkililerden de üzerine düşen görevlerini yerine getirmelerini bekliyoruz.”