Osmanlı Ocakları Genel Başkanı ve Ocak Partisi Kurucusu Kadir Canpolat, katıldığı ‘Yüksek Tansiyon’ programında bütün siyasi partilere ve liderlere seslendi: “Kendi içinizdeki kavgaları bırakın ve hep birlikte bir masaya oturalım, bu milletin bütün sorunlarını çözelim.” dedi.
Enflasyondan kaynaklı yaşanan sıkıntılar, özellikle dar gelirli vatandaşı bunalıma sokmaya devam ediyor. Kadir Canpolat, başta ekonomi olmak üzere vatandaşın tüm sorunların acilen çözüme kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti.
“Teşkilatlarımızla sahada gümbür gümbür çalışacağız” Erdoğan’ın ülke güvenliğine yönelik yaptığı açıklamaların yerinde ve doğru bir açıklama olarak yorumlayan Kadir Canpolat, şunları söyledi:
“Türkiye’nin ve milletin geleceği için herkesle oturur, konuşuruz”
“Ülkenin dört bir köşesini hiçbir terör örgütüne teslim etmemek adına, Ocak Partisi olarak biz üzerimize düşeni yapacağız. Biz sahada olacağız ve teşkilatlarımızla sahada gümbür gümbür çalışacağız.”
“Recep Tayyip Erdoğan bizim liderimizdir” diyen ve AK Parti ile Erdoğan’ı ayırt ederek konuşan Canpolat, “Yaptığımız açıklamaların yanlış anlaşılmasını istemem. Erdoğan’a verdiğimiz desteğin Cumhur İttifakı’yla birlikte olacağımız anlamına gelmez. Cumhur İttifakı ile beraber olmadık öte yandan Millet İttifakı ile birlikte olacağız şeklinde de anlaşılmamalıdır. Bu ülkenin, bu milletin çıkarı ve menfaati söz konusu olduğunda ortak değerlerimizin korunması noktasında her kesimle bir araya geliriz, oturur konuşuruz.”
“Türkiye’nin sorunlarını oturup konuşalım, çözüme kavuşturalım”
Sağdan soldan bütün siyasi partilerle bir masada oturup Türkiye’nin sorunlarının çözümüne ilişkin konuşulması gerektiğine vurgu yapan Osmanlı Ocakları Genel Başkanı ve Ocak Partisi Kurucusu Kadir Canpolat, sözlerini şöyle tamamladı:
“Toplumun yaygın talebi haline gelen genel af konusunu oturup konuşmalıyız. Yine bazı suçlara yönelik zaman zaman gündeme gelen idam konusunu konuşmalıyız. Çok uzun yıllardır ciddi sıkıntılar yaşayan uzman çavuşlarımızın sorunlarını çözüme kavuşturma konusunu oturup konuşmamız gerek. Hiçbir vatandaşımızın görüşü ve etnik kimliğine bakmadan barış içinde, huzurlu bir ülke içinde yaşayabilmek için bütün sorunlarımızı oturup konuşalım, meseleleri çözüme kavuşturalım. Bütün siyasi partilere ve partilerin liderlerine sesleniyorum; bırakın kendi içinizdeki tartışmaları ve kavgaları, milletin sorunlarını çözelim. ”