Canpolat, açıklamasında şunları ifade etti:
“Biz Osmanlı medeniyetini, kültürünü, milli ve manevi değerlerini şiar edinip, bu prensibi halkımıza hatta dünya halkına ulaştırmayı vazife edinen, bir parti ve teşkilat birimiyle bağlantısı olmayan bir sivil toplum kurumuyuz. Karalama kampanyalarıyla tam aksine çalışmalar yürüten kurum ve kuruluşları da biliyoruz. Ki son zamanlar da hakkımız da yapılan bu iftiralara karşılık da gerekli suç duyurusunda bulunduk. Ancak yakın zamanda içinde aynı zihni taşıyan ve biz Osmanlı Ocaklarını cümlelerle, kendi ironik cümle dağarcığına çekmeye çalışan paralelin Teyzesi Nazlı Ilıcak da bu laylaylom kervanına katıldığını görüyoruz. Sözde nerdeyse yarım asırlık gazeteci olan ancak paralelin ve yandaşlarının teyzesi olarak bildiğimiz hatta gazeteci duruşundan ziyade, paralel yapının avukatlığını yaptığı için gözleri bir şey görmez halde olan Nazlı Ilıcak’ın hakkımızda nahoş ifadelerde yaptığı hakaretin yaşını almış ama kemale erememiş, çarpıtma hedefli ve ülkeye mal olmuş bir STK üzerinden, siyasi partileri hedef alabilecek kadar art niyetli olarak görüyoruz. Osmanlı Ocakları hakkında: Osmanlıların hoşgörüsünü taşımayan, ‘Osmanlı tosunları’, ‘AK Parti tosunları’ gibi cümlelerle kara propagandalar ile karalamaya çalışan Nazlı Ilıcak hanımefendiyi bu yakıştırmaların dan dolayı kınamıyoruz. Lakin parelel örgütle beraber, yaşadıkları hezimetler, hayal kırıklıkları ve buhranlar tabii olarak göstermiştir ki; Bu hakaretvari çıkışları, yaşadıkları yenilgi travmalarının oluşturduğu çıkışlardır. Psikolojik olarak zihinlerinde kontrol edilemeyen hakaret tepkileri hal haline gelmiştir. Halk nazarında itibarla desteklenen ve dünyada en hızlı yayılan STK’ların başında gelen Osmanlı Ocakları bu çalışmalarıyla destek ve hürmet görürken bunu sindiremeyenlerin olması kadar doğal bir şey yoktur.”
“Fethullahçı terör örgütüne destek verme gibi hasletler de pek mahir olan ve bunu alenen her yerde paralel yapıyı savunup kamuyu aşağılayan zevat, yaşının bile verdiği olgunluğu gösterememektedir” diyen Canpolat, “Osmanlı Ocakları Hakkı’nda Sokak dili ve dedikodu yaparak kendisini bir kez daha ispatlamıştır. Hanesi’nde hep karşıtlık, iftira ve devletin makamına casusluk taşıyan , çevresin de kin ve nefret tohumları eken, paralel güruhun abi, abla hiyerarşisiyle ve teyzelerinin durumlarıyla öncülük eden bu zevatlar huylarından asla vazgeçmeyecekler ve halk tabiriyle, ‘Dervişin fikri neyse, zikri de odur’ fikrileriyle hareket edilmektedir” ifadelerini kullandı.